6 Ekim 2012 Cumartesi

“Magma yeryüzüne çıkınca aniden katılaşır.”

Tam 31 yıldır hayatın gözüne girmeye çalışıyorum. Bir sırtımı sıvazlasın, bana bir aferin fısıldasın diye yapmadığım kalmadı. En çok da okula gitmişim bunun için sanki. Bu 31 yılın %61'ini, sistemin ağır bir taşı olarak bilfiil örgün öğrenci sıfatıyla geçirerek, Milli Eğitim Bakanlığı'nın arşivlerinde defalarca yerimi aldım. Devlet bana ilkokuldan yüksek lisansa dek adımdan ziyade çeşitli numaralarla hitap etti. Ben büyüdükçe bu numaralar da çeşitlilik gösterdi ve niyeyse uzadı. Hatta lise süresince Fransız İhtilali olmuştum. Fransız İhtilal’liğim hayattaki en büyük iddiamdır. Devletimiz sağ olsun özgüven vermeye çalıştı bu sayede bünyeme. Ancak olmadı. Belki de Fransız İhtilali ağır geldi daha az reformist okul numaralarına ihtiyacı vardı, kaldıramadı belki, neticede yazık oldu bana.

Belki de "burda" demedikçe "orda" olduğunun anlaşılmıyor olması da dokunmuş olabilir.

Netice hayatının %61'inde olay yerindeki varlığı ancak yoklanmak suretiyle anlaşılan insanlara hangi numarayı versen bünyeye yetmez. Ağır gelir, taşıyamaz varlığını..

Tüm öğrenim hayatım boyunca edindiğim tek işe yarar bilgi "magma" ile ilgiliydi sanırım. Hani yerkürenin çekirdeğinde bulunan sıcak eriyik var ya. İşte onla ilgili.

“Magma yeryüzüne çıkınca aniden katılaşır.” Bu bilginin benim hayatımdaki doğruluğunun şerefine yazı yazıyorum zaten. Anlamak için değil, anlatmak için hiç değil. İçim dışıma çıksın, çıkar çıkmaz da taşlaşsın diye..

1 yorum: